I. BÖLÜM
GENEL HÜKÜMLER
AMAÇ
Madde:1-Tedavi, teşhis ve bilimsel amaçlarla organ ve doku alınması saklanması, aşılanması ve nakli bu kanun hükümlerine tabidir.
KAPSAM
Madde:2-Bu Kanunda sözü edilen organ ve doku deyiminden, insan organizmasını
oluşturan her türlü organ ve doku ile bunların parçaları anlaşılır.
Oto-grefler, saç ve deri alınması, aşılanması ve nakli ile kan transfüzyonu bu
kanun hükümlerine tabi olmayıp, yürürlükte bulunan sağlık yasaları,tüzükleri,
yönetmelikleri ve tıbbi deontoloji kuralları çerçevesinde gerçekleştirilir.
Madde:3-Bir bedel veya başkaca çıkar karşılığı, organ ve doku alınması ve satılması
yasaktır.
Madde:4-Bilimsel, istatistiki ve haber niteliğindeki bilgi dağıtımı halleri ayrık
olmak üzere, organ ve doku alınması ve verilmesine ilişkin her türlü reklam yasaktır
II. BÖLÜM
YAŞAYAN KİŞİLERDEN ORGAN VE DOKU ALINMASI
YAŞ VE NİTELİK
Madde:5-On sekiz yaşını doldurmamış ve mümeyyiz olmayan kişilerden organ ve doku
alınması yasaktır.
MUVAFAKAT
Madde:6-On sekiz yaşını doldurmuş ve mümeyyiz olan bir kişiden organ ve doku
alınabilmesi için vericinin en az iki tanık huzurunda açık, bilinçli ve tesirden uzak
olarak önceden verilmiş yazılı ve imzalı veya en az iki tanık önünde sözlü olarak beyan
edip imzaladığı tutanağın bir hekim tarafından onaylanması zorunludur.
BİLGİ VERME VE ARAŞTIRMA YÜKÜMLÜLÜĞÜ
Madde:7-Organ ve doku alacak hekimler:
a)Vericiye, uygun bir biçimde ve ayrıntıda organ ve doku alınmasının yaratabileceği
tehlikeler ile, bunun tıbbi, psikolojik, ailevi ve sosyal sonuçları hakkında bilgi vermek;
b)Organ ve doku verenin, alıcıya sağlayacağı yararlar hakkında vericiyi aydınlatmak;
c)Akıl ve ruhi durumu itibariyle kendiliğinden karar verebilecek durumda olmayan
kişilerin vermek istedikleri organ ve dokuları almayı reddetmek;
d)Vericinin evli olması halinde birlikte yaşadığı eşinin, vericinin organ ve doku
verme kararından haberi olup olmadığını araştırıp öğrenmek ve öğrendiğini bir tutanakla
tespit etmek;
e)Bedel veya başkaca çıkar karşılığı veya insancıl amaca uymayan bir düşünce ile
verilmek istenen organ ve dokuların alınmasını reddetmek;
f)Kan veya sıhri hısımlık veya yakın kişisel ilişkilerin mevcut olduğu durumlar
ayrık olmak üzere, alıcının ve vericinin isimlerini açıklamamak;
zorundadırlar.
ALINAMAYACAK ORGAN VE DOKULAR
Madde:8-Vericinin yaşamını mutlak surette sona erdirecek veya tehlikeye sokacak
olan organ ve dokuların alınması yasaktır.
TAHLİL VE İNCELEME YAPMA ZORUNLULUĞU
Madde:9-Organ ve doku alınması, aşılanması ve naklinden önce verici ve alıcının
yaşamı ve sağladığı için söz konusu olabilecek tehlikeleri azaltma kamacıyla gerekli
tıbbi inceleme ve tahlillerin yapılması ve sonucunun bir olurluluk raporu ile saptanması
zorunludur.
ORGAN VE DOKU ALMAYA, SAKLAMAYA, AŞILAMAYA VE NAKLİNE YETKİLİ SAĞLIK KURUMLARI
Madde:10-Organ ve doku alınması, saklanması, aşılanması, ve naklinin, bu işler için
gerekli uzman personele, araç ve gerece sahip sağlık kurumlarınca yapılması zorunludur.
III. BÖLÜM
ÖLÜDEN ORGAN VE DOKU ALINMASI
ÖLÜM HALİNİN SAPTANMASI
Madde:11-Bu Kanunun uygulanması ile ilgili olarak tıbbi ölüm hali, bilimin ülkede
ulaştığı düzeydeki kuralları ve yöntemleri uygulanmak suretiyle, biri kardiyolog, biri
nörolog, biri nöroşirürjiyen ve biri de anesteziyolji ve reanimasyon uzmanından oluşan 4
kişilik hekimler kurulunca oybirliği ile saptanır.
HEKİMLERE İLİŞKİN YASAK İŞLEMLER
Madde:12-Alıcının müdavi hekimi ile organ ve doku alınması, saklanması,aşılanması
ve naklini gerçekleştirecek olan hekimlerin, ölüm halini saptayacak olan hekimler
kurulunda yer almaları yasaktır.
TUTANAK DÜZENLEME
Madde:13-11 inci maddeye göre ölüm halini saptayan hekimlerin ölüm tarihini,
saatini ve ölüm halinin nasıl saptandığını gösteren ve imzalarını taşıyan bir tutanak
düzenleyip, organ ve dokunun alındığı sağlık kurumuna vermek zorundadırlar. Bu tutanak
ve ekleri ilgili sağlık kurumunda on yıl süre ile saklanır.
Madde:14-Bir kimse sağlığında vücudunun tamamını veya organ ve dokularını, tedavi,
teşhis ve bilimsel amaçlar için bıraktığını resmi veya yazılı bir vesayetle belirtmemiş
veya bu konudaki isteğini iki tanık huzurunda açıklamamış ise sırasıyla ölüm anında
yanında bulunan eşi, reşit çocukları, ana veya babası veya kardeşlerinden birisinin;
bunlar yoksa yanında bulunan herhangi bir yakınının muvafakatiyle ölüden organ veya
doku alınabilir.
Aksine bir vasiyet veya beyan yoksa, kornea gibi ceset üzerinde bir değişiklik
yapmayan dokular alınabilir.
Ölü, sağlığında kendisinden ölümünden sonra organ veya doku alınmasına karşı
olduğunu belirtmişse organ ve doku alınamaz.
(DeÄŸiÅŸik Fıkra: 21.01.1982 – 2594 s. Y. m.1) Kaza veya doÄŸal âfetler sonucu
vücudunun uğradığı ağır harabiyet nedeniyle yaşamı sona ermiş olan bir kişinin yanında
yukarıda sayılan kimseleri yoksa, sağlam doku ve organları, tıbbi ölüm halinin alınacak
organlara bağlı olmadığı 11 inci maddede belirlenen hekimler kurulunun raporuyla
belgelenmek kaydıyla, yaşamı organ ve doku nakline bağlı olan kişilere ve naklinde
ivedilik ve tıbbi zorunluluk bulunan durumlarda vasiyet ve rıza aranmaksızın organ ve
doku nakli yapılabilir. Bu hallerde,adli otopsi, bu işlemler tamamlandıktan sonra yapılır
ve hekimler kurulunun raporu adli muayene ve otopsi tutanağına geçirilir ve evrakına
eklenir.
(Ek Fıkra:21.01.1982 – 2594 s. Y. m.1) Ayrıca vücudunu ölümden sonra inceleme ve
araştırma faaliyetlerinde faydalanılmak üzere vasiyet edenlerle yataklı tedavi kurumlarında
ölen veya bunların morglarına getirilen ve kimsenin sahip çıkmadığı ve adli kovuşturma
ile ilgisi olmayan cesetler aksine bir vasiyet olmadığı takdirde 6 aya kadar muhafaza
edilmek ve ve bilimsel araştırma için kullanılmak üzere ilgili yüksek öğretim kurumlarına
verilebilirler. Bu cesetlerin defin hususu dahil tabi olacakları işlemler,Adalet,
İçişleri, Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlıklarınca bu Kanunun yayımı tarihinden itibaren
3 ay içinde çıkarılacak yönetmelikle belirlenir.
IV. BÖLÜM
CEZA HÜKÜMLERİ
YASAK EYLEMLER
Madde:15-Bu Kanuna aykırı şekilde organ ve doku alan, saklayan, aşılayan ve
nakledenlerle bunların alım ve satımını yapanlar, alım ve satımına aracılık edenler
veya bunun komisyonculuğunu yapanlar hakkında, fiil daha ağır bir cezayı gerektirmediği
takdirde iki yıldan dört yıla kadar hapis ve 50.000 liradan 100.000 liraya kadar ağır
para cezasına hükmolunur.
Madde:16-Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
Madde:17-Bu Kanunu Bakanlar Kurulu yürütür.
ORGAN BAÄžIÅžI
Yüzmek, normal yiyeceklerden yemek, fısıltıdan daha yüksek bir sesle konuşabilmek
hepimizin normal kabul ederek üzerinde bile durmadığımız şeylerdendir. Ancak Emre,
bu saydıklarımızı yapabildiği için bayram yapmaktadır. Kendisi yakın bir zamana kadar
bunların hiçbirini yapamayacak kadar hastaydı. Kendisine ciddi bir karaciğer hastalığı
teşhisi koyan doktorlar karaciğer nakli yapılmazsa öleceğini söylemişlerdi. Emre için
sonunda beklediÄŸi karaciÄŸer bulundu ve Türkiye’de her yıl kendisine karaciÄŸer nakli yapılan
25-30 hastadan biri de o oldu. Organ Nakli ile sağlıklı bir yaşama kavuşan bir başkası
şöyle diyor: ” Hayatımın niteliÄŸi ÅŸimdi tümden deÄŸiÅŸmiÅŸ durumda. Kendimi harika
hissediyorum. Organ nakli ameliyatlarını onaylamayan bazı kişilerin olduğunu biliyorum,
ama, kendilerini bu konuda tekrar düşünmeye davet ediyorum. Organlarını bağışlamaya karar
veren kiÅŸiler baÅŸkalarının hayatını kurtarmaktadır “. Organ nakli bekleyen her hasta bu
kadar şanslı değildir. Karaciğer nakli için sıra bekleyen binlerce hasta muradına eremeden
ölmektedir. Hayat kurtarıcı organlar için sıra bekleyen büyükler, küçükler ve gençler için
de durum aynıdır. Birçokları için sıra gelmeden iş işten geçmektedir. İslam da içinde
olmak üzere bir çok din öldükten sonra organ veya vücut dokularının bağışlanmasını
kişilerin seçeneğine bırakmaktadır. Ülkemizde her yıl yüzlerce kişinin hayatı organ
nakli sayesinde kurtarılmakta başka türlü görmesi mümkün olmayan bir çok kör de kornea
dokusu (saydam tabaka) nakli sayesinde tekrar görebilmektedir.
Doktorlar Kişinin Öldüğünü Nereden Bilirler ?
Ölümün iki türlü tanımı vardır : Birisi; beyin ölümüdür; yani beynin faaliyeti
durmuştur ve beyin artık hiçbir zaman çalışmayacaktır. Beyin ölümü, komadan farklı
bir durumdur. Komada; kişi, beyninden yaralandığı için bilincini kaybetmiştir ancak
beyin hala çalışmaktadır ve zamanla bu durum düzelebilir. Beyin faaliyetinin durduğu
yapılacak testlerle belli olur. Diğer tür ölüm ise; kalbin tamamen durmasıdır.
BAĞIŞÇININ HAYATI İÇİN DOKTORLAR DAHA AZ ÇABA MI GÖSTERİRLER ?
Hayır. Doktorlar, ciddi bir hastalığı olan kişinin, her şeyden önce, hayatını
kurtarmaya çalışırlar, nakli yapmak için hastadan organ almaya çalışmazlar. Hastanın
hayatını kurtarmaya çalışan doktorlarla organ nakli yapan doktorlar birbirlerinden
farklı kişilerdir. Bir doktor, hem beyin faaliyetinin durduğunu belirleyip hem de
organ nakli yapamaz veya organ nakli için sıra bekleyen bir hastaya bakamaz.
( 2238 Nolu kanun 12.Madde ) Ülkemizdeki yasalar gereği bir kişinin tıbbi ölüm hali,
bilimin ulaştığı düzeydeki yöntemleri uygulamak suretiyle, biri Kalp Hastalıkları
Uzmanı, biri Sinir Hastalıkları Uzmanı, biri Beyin Cerrahı ve biri de Anesteziyoloji
ve Reanimasyon uzmanından oluşan 4 kişilik hekimler kurulunca oy birliği ile saptanır.
( 2238/ Madde 11 )
ORGANLAR NASIL ALINIR,
ÖLÜNÜN VÜCUT ŞEKLİ DEĞİŞİR Mİ?
Bu ameliyat diğer ameliyatlar gibi itina ile yapılır. Vücut, şeklini kaybetmez.
Bağışlanan organ ve dokuları alacak cerrahlar ölünün vücuduna ve onuruna karşı saygı
gösterirler. Ameliyattan sonra, her ameliyatta olduğu gibi yapılan dikişlerin izleri
kalır. Dikişlerin üzeri sargıyla kapatılır.
ORGANLAR ALINDIKTAN
SONRA ÖLÜYE NE OLUR?
Ameliyattan sonra ölünün yakınları kendisini tekrar görebilirler.
Cenaze ve defin iÅŸlemleri organ naklinden etkilenmez.
ORGAN BAĞIŞLAMAK İSTEĞİMİ
NASIL BELİRLEYEBİLİRİM?
Türkiye Organ Nakli KuruluÅŸları Koordinasyon DerneÄŸi’ nden alacağınız bu kartı yanınızda
taşıyarak bunu belirtebilirsiniz. Ülkemizde organ bağışları birçok hastane ve kuruluş
tarafından kabul edilmektedir. İslami din görevlileri; Müslümanların organ bağışında
bulunmak istediklerini ölmeden önce yazılı olarak belirtmeleri gerektiğini söylemektedir.
İlgili merkezlere başvurarak hazırlanmış olan Organ Bağış Kartı’nı iki tanık önünde
doldurup, imzalamanız yeterli olacaktır.
Organ bağışı kartınızın daima yanınızda taşınması organ bağışlama isteğinizin karışıklık
ve gecikme olmaksızın yerine getirilmesini sağlayacaktır. Organ bağışı konusunda aldığınız
kararın doğruluğundan tereddüt etmeyin. Organ bağışı; bir hayat bağışıdır.
Asıl önemli olan, ailenizle durumu konuşmaktır; çünkü en son kararı onlar vereceklerdir.
Genellikle, hastanelerde, koşullar organ bağışı için uygunsa, hastane görevlileri ölünün
yakınlarına organ bağışı için izin verip vermediklerini sorarlar. Aileniz bu konudaki
isteğinizin ne olduğunu bilirse iş kolaylaşır. Bilmezse, karar vermek güç olabilir ve
sizin istemediğiniz bir karar alınabilir. <<Bir kimse sağlığında vücudunun tamamını veya
organ ve dokularını, tedavi, teşhis ve bilimsel amaçlar için bıraktığını resmi veya yazılı
bir vasiyetle belirtilmemiş veya bu konudaki isteğini iki tanık huzurunda açıklamamış ise
sırasıyla ölüm anında yanında bulunan eşi, reşit çocukları, ana veya babası veya
kardeşlerinden birisinin; bunlar yoksa yanında bulunan herhangi bir yakınının
muvaffakiyetiyle ölüden organ veya doku alınabilir. …Ölü, saÄŸlığında kendisinden
ölümünden sonra organ veya doku alınmasına karşı olduğunu belirtmemişse organ ve doku
alınabilir. >>
(2238/Madde14)
HANGİ ORGANLARIN ALINMASINA İZİN
VERDİĞİMİ BELİRTEBİLİR MİYİM ?
Evet. Organ nakli için vücuttan alınacak organlar; böbrek, kalp, akciğer, karaciğer,
pankreas, ince barsak, kornea ve kalp kapakçıklarıdır. Doktorlar nakledilecek uygun hasta
bulunduğu takdirde, ancak alınmasına izin verilen organları alırlar.
AİLEM BU KONUDA NE HİSSEDER ?
Aile sevdiği bir yakınını kaybetmekle birlikte yapılan cömert bağış sayesinde alınan
organların bir başkasının hayatını kurtardığını bilmekten huzur duyabilir.
“…kim de bir kiÅŸinin hayatını kurtarırsa , bütün insanların hayatını kurtarmış gibi
olur…” Kur-an’ı Kerim Maide Suresi 32.Ayet Mealinden
Organ Ve Doku Alınması, Saklanması ve Nakli Hakkında Kanun
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder