Bir düÅün içeriÄini oluÅturan tüm malzeme, bir biçimde yaÅantıdan türemiÅtir; yani düŠiçinde yeniden üretilmiÅ ya da anımsanmıÅtır hiç deÄilse bunu tartıÅılmaz bir olgu olarak kabul edebiliriz. Ama bir düÅün içeriÄi ile gerçeklik arasında böylesi bir iliÅkinin yalnızca onları kıyaslama sonucunda hemen ortaya çıkıvereceÄini varsaymak yanılgı olurdu. Tersine, bu iliÅkinin özenle araÅtırılması gerekir ve pek çok olguda da uzun süre gizli kalabilir. Bunun nedeni, düÅlerdeki bellek yeteneÄinin sergilediÄi ve genellikle deÄinilmiÅ olmasına karÅın bugüne dek açıklanmaya direnmiÅ olan bir dizi gariplikte yatar. Bu nitelikler biraz daha derinlemesine incelenmeyi hak etmektedir.
Bir düŠiçeriÄi içinde ortaya çıkan bir malzemenin, uyanıklık durumunda bilgimizin ya da deneyimimizin bir kesimini oluÅturduÄunun ayırdıÄına varamayabiliriz. KuÅkusuz, söz konusu Åeyi düÅümüzde gördüÄümüzü anımsarız ama onu gerçek yaÅamda yaÅayıp yaÅamadıÄımızı ya da ne zaman yaÅadıÄımızı anımsayamayız. Bu yüzden düÅün kullandıÄı kaynak konusunda kuÅkuda kalır ve düÅlerin baÄımsız bir üretim gücü olduÄuna inanmaya kıÅkırtılırız. En sonunda, sıklıkla uzun bir süre geçtikden sonra, bazı taze yaÅantılar öteki olayın yitmiÅ anısını anımsatır ve aynı zamanda düÅün kaynaÄını da ortaya koyar. Böylece, düÅte, uyanıklık belleÄimizin ulaÅamadıÄı bir Åeyleri bilip anımsadıÄımızı teslim etmek zorunda kalırız.
Bunun özellikle çarpıcı bir örneÄi Delboeuf tarafından kendi yaÅantılarına dayanılarak verilmiÅtir. O bir düÅünde, evlerini avlusunu karla kaplanmıŠgörmüŠve karlara gömülü yarı yarıya donmuÅ iki kertenkele bulmuÅtu. Bir hayvan sever olduÄundan onları almıÅ, ısıtmıÅ, sonra da taÅ duvardaki ait oldukları küçük deliÄe bırakmıÅtı. Ayrıca onlara duvarın üzerinde yetiÅmiÅ ve çok sevdiklerini bildikleri eÄreltiotundan birkaç yaprak vermiÅti. DüÅte bitkinin adını biliyordu:Asplenium ruta muralis. DüŠsürüp gitmiÅ ve bir süre sonra yeniden kertenkelelere dönmüÅtü. O zaman Delboeuf ÅaÅkınlık içinde eÄreltiotu kalıntıları üzerinde iki yeni kertenkele görmüÅtü. Sonra çevresine bakındı ve bir beÅinci ve sonra da bir altıncı kertenkelenin duvardaki deliÄe doÄru ilerlediÄini gördü ve bütün cadde tümü de aynı yönde ilerleyen bir kertenkeleler geçidiyle dolana kadar sürdü.
Uyanıkken Delboeuf pek az bitkinin Latince adını bilmekteydi ve bunların arasında Asplenium yoktu. Bu adı taÅıyan bir eÄreltiotunun gerçekten var olduÄunu büyük bir ÅaÅkınlıkla öÄrendi. DoÄru adı Asplenium ruta muraria idi ve düÅte hafifçe çarpıtılmıÅtı. Bunun bir rastlantı olabilmesi çok zordu; Delboeuf için düÅünde âAspleniumâ adına iliÅkin bilgiye nasıl sahip olduÄu bir sır olarak kaldı.
DüÅlerin, uyanıklık yaÅamında ulaÅılamayan anıları emirlerinde bulundurmaları olgusu öylesine olaÄanüstü ve kuramsal açıdan öylesine önemlidir ki bazı baÅka hipermnezik düŠörnekleriyle baÄlantılı olarak bu olguya biraz daha dikkat çekilir. Maury bir zamanlar gün boyu âMussidanâ sözcüÄünün nasıl da durmadan aklına geldiÄini anlatır. Onun Fransa âda bir kent adı olduÄundan baÅka hiçbir Åey bilmemektedir. Bir gece düÅünde Mussidan âdan geldiÄini söyleyen ve kendisine oranın neresi olduÄu sorulduÄunda Dordogne iline baÄlı küçük bir kasaba olduÄunu söyleyen bir adamla konuÅur. Maury uyandıÄında kendisine düÅünde verilen bilgiye hiç inanmamıÅtır; ancak bir coÄrafya sözlüÄünden bilginin son derece doÄru olduÄunu öÄrenir. Bu örnekte düÅün üst düzeydeki bilgisi desteklenmiÅtir ancak bu bilginin unutulmuÅ kaynaÄı ortaya çıkarılamamıÅtır.
DüÅlerin Malzemesi DüÅlerde Bellek
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder